T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
MERSİN / TARSUS - Saime Özçürümez İlkokulu

Haberler

Nis

Okulumuz öğrencilerine ve velilerimize ilk yardım eğitmeni Taner DEMİREL tarafından  ''Çocuklar ilk yardımla Daha Güvende Projesi'' kapsamında ilk yardım farkındalik semineri verildi.

 

Nis

Projenin Nisan Ayı Faaliyetleri

1-     “Bu nedir?”etkinliği  (5.4.2024)

2-     Duvar yazısı (Grafiti) etkinliği (15.4.2024)

Projenin Amacı:

Öğrencilerin dilimizin zenginliklerini tanımasını, kültür taşıyıcısı olan sözcüklerimizle buluşmasını, buna bağlı olarak da dili iyi kullanmasını ve düşünce dünyasını geliştirmesini sağlamaktır.

 

1. “Bu Nedir?” Etkinliği:

Bu Nedir? Etkinliği, öğrencilere son harfi verilen varlıkların, eşyaların ve kavramların ipuçlarıyla bulunmasını amaçlayan bir alıştırmadır. Bu etkinlik, öğrencilerin dikkatlerini toplamalarına, analitik düşünme becerilerini kullanmalarına ve kelime dağarcıklarını geliştirmelerine yardımcı olmayı amaçlamaktadır?

Bu etkinlikte öğrencilere yöneltilen kelimeler şunlardır? Park, tükenmez kalem, pergel, iletki, radyo, mutluluk, rüya, kolonya, mikrofon, baston, canlı, gezegen, vazo, cumhuriyet, uşak

Yukarıda yazılı olan sözcükler A4 kağıdına boş kutular son harfi yazılarak hazırlandı. Öğrencilerin sözcükleri bulmaları içinde boş kutuların yanına açıklamaları yazılarak öğrencilere dağıtıldı. Öğrenciler bitirdikten sonra kağıtlar toplanarak öğretmen tarafından incelendi. Sonra sınıfta tüm öğrencilerin katılımıyla ipuçları okunarak sözcükler bulundu.

 

2. Duvar Yazısı (Grafiti)

Bu etkinlikte öğrencilerin sanatsal yönlerini uyarmak, sanatsal çalışmalara ilgilerini arttırmak, güzel ve farklı yazılar yazmaları amaçlanmıştır.

Öncelikle akıllı tahtada grafiti harfleri gösterilerek, önce öğretmen tarafından yazılıp sonra da birkaç defa yazmaları istenmiştir. Bu alıştırmalar yapıldıktan sonra ise uygulamalara geçilmiş ve öğrencilerden kendi isimlerini yazmaları istenmiştir. Bir çok öğrencinin grafiti yazmasında ilerleme görülürken ,bazı öğrencilerin ise düz harflerle yazdığı gözlemlenmiştir.

 

 

 

 

 

Genel Değerlendirme

 

Dilimizin Zenginlikleri Projesi kapsamında Nisan ayı faaliyeti etkili bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Bu nedir etkinlikleri ile öğrencilerin söz varlığını geliştirmelerine katkı sağlanmıştır. Grafiti etkinliğinde ise öğrencilerin dikkatli  yazı yazmaya ve yazdıklarını paylaşma, beğendirme alışkanlıkları kazandırılmıştır. Öğrenciler etkinliklerde aktif olarak görev almıştır.

Nis

Yazar Metin Özdamarlar’ın okulumuza katılımıyla gerçekleştirilen imza ve söyleşi gününde, okulumuz 4. sınıf öğrencilerine hediye ettiği “Zaferin Rengi” sinema filmini izleme ve Baydöner’de yemek hediyesi için bugün Tarsu Mağazası’nda öğrencilerimizle güzel bir gün geçirdik. Kendisine kitap, film ve yemek hediyesi için teşekkürü borç biliriz.

Nis

Üst Düzey Düşünme Becerilerine Dayalı Okuma Başarısının Artırılması Projesi kapsamında 4/B Sınıfı oğrencileri öğretmenleri Esra Yiğit Kılınç önderliğinde okulumuz bahçesine fidan dikimi yaptılar.

Nis

Okulumuz 3-A sınfı öğrencileri Kültürün İzinde Mersin Projesi kapsamında Şahmeran konulu  boyama çalışması yaptılar. 3-A sınıf öğretmenimiz Mehtap SAY ve öğrencilerimize teşekkür ederiz.

Mrt

Geleneksel oyunlar, toplumsal değerleri içerisinde barındırır. Çocuklar, oyun ortamında yaşadıkları ve benimsedikleri ile topluma ait kültürel değerlerin bilincine varır. Bu bilinçte olan çocuklar değerlerin kendilerinden sonraki nesillere aktarılmasında da etkin bir rol üstlenecektir.Bu sebepten dolayı okul bahçemizi geleneksel çocuk oyunlarıyla süsledik.

Okulumuz Müdür yardımcısı Hasan KAZAREL ,çalışanlarımız Songül ALICI ve Cevriye AĞCA'ya emeklerinden dolayı teşekkür ederiz.

Mrt

Projenin Amacı: Öğrencilere dilimizin önemli unsurlarından olan masallarımızı tanıtmak, kitap okuma alışkanlığı kazandırmak. Öğrencilerin dil becerilerini geliştirmek.

Projenin Faaliyetleri:

Öğrenciler masallarla ilgili kelimeleri arkadaşlarına anlatarak ‘Anlamını Bul’ etkinliğine katıldılar. Öğrencilere Kelime Türetme etkinliği için hazırlanan şablonlar verildi. Şablonlardaki kelimelerin son harfi ile yeni kelimeler türettiler. Harfleri karışık olarak verilen kelimeleri bulma etkinliği yapıldı. ‘Masallarımız’ ile ilgili akrostiş yazma etkinliği yapıldı. Mıknatıslı olarak hazırlanan masal kartlarını seçen öğrenciler belirlenen masal öğelerini kullanarak kendi masallarını yazdılar.

 Öğrenciler öğretmenleri eşliğinde masallarla ilgili kelimelerin yer aldığı bulmaca çözdüler.Etkinlik sonunda yeni öğrendikleri kelimeler hakkında konuşuldu. Masallarla ilgili hazırlanan Kelime Avı etkinliğine yapıldı.

 Genel Değerlendirme:  Öğrenciler mart ayı boyunca masal okumaları yaptılar. Böylece hem dil gelişimlerine  katkıda bulundular hem de kendi kültürel öğelerimizi tanımış oldular.

Mrt

Kültürün izinde Mersin Projesi kapsamında okulumuz öğrencileri eğitimci yazar Metin ÖZDAMARLAR ile bir araya geldi.Okulumuzun konferans salonunda gerçekleşen buluşma; yazarımızın söyleşisi ile başlayarak soru cevaplarla devam etti, öğrencilerin kitaplarının imzalamasıyla etkinliğimiz son buldu. Kitapları büyük bir ilgi ile okuyan öğrencilerimiz imza alma sırasında yazarımız Metin Özdamarlar ile birebir iletişim kurma şansını yakaladılar.

Mrt

Okulumuz öğretmenlerinden Özlem Gezen rehberliğinde 1/A sınıfı öğrencileri "My School Whitout Walls" eTwinning projesini yürütmektedirler.

 

Günümüzde okul bahçesi dersliklerin ve duvarların olduğu bir alan olarak görülmektedir. Ancak okul ortamı dört duvarla çevrili bir alan değildir. Okul dışı öğrenme alanları çocukların yaparak yaşayarak öğrendikleri, çevresindeki kurum ve kişilerle etkileşime girdikleri, araştırma, problem çözme ve gözlem becerilerini kazandıkları ortamlardır. Bu proje ile öğrencilerin okul dışı öğrenme alanlarında eğitim sürecini deneyimlemeleri, sosyal, zihinsel, fiziksel ve ruhsal gelişimlerini desteklenmesi, onlara 21. yüzyıl becerileri kazandırılması ve eğlenceli bir öğrenme ortamı yaratılması amaçlanmaktadır.

Mrt

Tarsus Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü tarafından düzenlenen Rehber Öğretmenim Gönüllü Projesi kapsamında İlçe Millİ Eğitim müdürü Sayın Mehmet METİN in katılımı ve  gönüllü rehber öğretmenler ile birlikte  Okulumuzda  "Psikolojik Sağlamlık, Sınır koyma, Bilinçli teknoloji kullanımı" konularında  rehberlik çalışması yapıldı. Çalışmaya katılan İlçe Millİ Eğitim Müdürü Sayın Mehmet METİN ve  tüm idareci ve öğretmen arkadaşlarımıza teşekkür ederiz.

Mrt

Üst düzey düşünme becerilerine dayalı okuma başarısının artırılması projesi kapsamında, Mersin İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Kutlutekin Baş, Tarsus İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü Yunus Akdemir ve proje ilk koordinatörü Dilek Tokhay Okulumuzu ziyaret etmişlerdir. Projenin yürütüldüğü 4/B sınıfının Veli toplantısına katılan Misafirlerimiz projenin öğrencilerin okuduğunu anlama becerileri üzerindeki etkisi hakkında bilgilendirmede bulundular. Veli toplantısında projenin amacına ulaşabilmesinde veli desteğinin önemi vurgulanmış velilerin proje hakkındaki görüşleri alınmıştır.

 İl Milli Eğitim Müdür Yardımcımız Kutlutekin Baş'a, Şube Müdürümüz Yunus Akdemir'e ve Proje İl Koordinatörü Dilek Tokhay'a ziyaretleri için teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Projeyi okulumuzda gönüllülük esasıyla yürüten sınıf öğretmenimiz Esra Yiğit Kılınç ve proje koordinatör öğretmenlerimiz; Zühal Altum, Özlem Gezen,  Kurtuluş Gezen'e projeye verdikleri destek için teşekkür ediyor, başarılar diliyoruz.

Şbt

Şubat Ayı Raporu: Deyimler ve Atasözleri Okumaları

Projenin Amacı:

Deyimler ve atasözleri, dilimizin önemli birer parçasıdır ve kültürel mirasımızı yansıtırlar. Bu bağlamda, okulumuzda Şubat ayı boyunca deyimler ve atasözleri üzerine etkinlikler düzenlenmiştir. Amacımız öğrencilere bu önemli dil unsurlarını tanıtmak, anlamalarını sağlamak ve kullanmalarını teşvik etmektir.

Şubat Ayı Faaliyetleri:

Deyimler ve Atasözleri Okumaları:

·         Tüm sınıflarda “Anlat Bakalım” etkinliği gerçekleştirildi. Öğrencilere çeşitli deyim ve atasözleri anlatılarak anlamları hakkında bilgi verildi ve örneklerle açıklandı.

·         Tüm sınıflarda “Drama ile Atasözü/Deyim Anlatma” etkinliği düzenlendi. Öğrenciler, kendilerine verilen atasözü veya deyimi dramatize ederek ifade ettiler.

·         Tüm sınıflarda “Atasözü/Deyim Resimleme” etkinliği yapıldı. Öğrenciler, öğrendikleri atasözleri veya deyimleri resimleyerek anlamlandırdılar.

 

Şbt

Tarsus İlçe Emniyet Müdürlüğünde görevli polisler tarafından okulumuz öğrencilerine ''Kişisel Güvenlik Semineri'' verildi.

Ock

Öğrencilerimiz ''Buğday Tanesi'' filmini izlediler.

Senaryo danışmanlığını Serkan Bayram'ın yaptığı, Volkan Kapkın tarafından kaleme alınan 2022 yapımı film, Doğan Ümit Karaca yönetmenliğinde çekildi.

 

Buğday Tanesi, engelli bir bireyin hayata tutunma mücadelesini anlatıyor. Vizyona girdiği günden bu yana pek çok engelli bireye umut olan, izleyicinin engellerle ilgili farkındalığını artıran film, sinema salonlarının ardından farklı illerde gezici tırlarda da gösterildi.

 

"Buğday Tanesi", 3 Aralık Engelliler Günü nedeniyle öğretmen, öğrenci ve velilerin izlemesi için EBA'ya yüklendi. eba.gov.tr adresinde "Kütüphane" alanında "Özel Eğitim" sekmesinin altında "İşaret Dili" bölümünden izlenebiliyor.

 

İzlemek için tıklayınız.

 

Ock

Öğrencilerimiz dilimizin zenginlikleri projesi kapsamında ocak ayı etkinliği olarak Dede Korkut Hikayelerinden hareketle yeni bir hikaye yazma etkinliği gerçekleştirdiler.

ŞAHMERAN VE YEDİ KARDEŞLER

       Eski zamanların birinde birbirlerini koruyup kollayan sıcak kanlı insanlar yaşarmış. Bu köy öyle bir yermiş ki burada yaşayan tüm insanlar birbirlerine değer verip her başı dara düşenin yardımına koşarlar ve birbirlerine hep destek olurlarmış. Bir de Bu köyde yaşayan birbirlerine bağlı ve birbirlerini çok seven ve Aynı zamanda da tüm köy halkı tarafından çok sevilen, cesurluklarıyla çevrelerine nam salmış olan 7 kardeş ve onların Çok sevdikleri köpekleri Karabaş yaşarmış. Karabaş o bölgede çok sevilen bir çoban köpeği türü olan Sivas Kangalı ile siyah renkli bir kurdun kırmasıymış, bu çok nadir rastlanan bir durummuş. Karabaş çok gözü pek ve çok güçlü bir köpekmiş, aynı zamanda da bu kardeşlere çok bağlıymış.

      Bu yedi kardeşten her biri farklı farklı huylarda imiş.  En büyükleri olan İlkay güçlü ve korumacıymış, ondan bir küçük olan Barış adı gibi barışçılmış, sonraki gelen Arda utangaçmış, ortanca kardeş Aras hayalciymiş, sonraki kardeş Bora çabuk sinirlenen kavgacı biriymiş, sonraki kardeş Çağan çok çabuk korkarmış, en sonuncu kardeş Tugay ise çok zekiymiş. Cesur oldukları kadar da iyi kalpli olan bu yedi kardeşler bahçeli bir evde mutlu mesut yaşarmış.

      Köydeki insanlar böyle böyle yaşar iken bir gün köylünün başına dert olan ve Sürekli onları korkutan Şahmeran adında başı insan gövdesi yılan görenleri ürküten büyük bir yılan çıkıvermiş meydana. Yılanın uzun kulakları ve boynuzu varmış, belden üstü aynı bir kadın gibiymiş. Kolyesi ve küpesi de varmış, kafasında çok parlak bir taç takıyormuş. Belden aşağısı ise üzerinde balık pullarına benzeyen pullar olan bir yılan kuyruğu gibiymiş.

      Şahmeran adını verdikleri bu yılan nedense sadece geceleri ortaya çıkar gündüzleri gözden kaybolur, bazen gündüzleyin bile su başlarında Göl kenarlarında aniden ortaya çıkar insanları korkutur ve aniden de kaybolurmuş. Köyün insanları korkudan geceleri tuvalete dahi gidemiyorlarmış.

      Bir gün köyde büyük bir sel olmuş. Öyle güçlü öyle kuvvetliymiş ki bu sel, taş üstünde taş bırakmamış. Dağda ovada yaşayan börtü böcekler, fareler ve en kötüsü de Şahmeran’ın yavruları olan yılanlar sürüklenerek köye gelmişler. Her yer yılan ve haşerelerle doluymuş. Köylü selin zararlarını unutup yılanlardan muzdarip hale gelmişler.

      Her yerden yılan çıkıyormuş. Neyi kaldırsalar, nereye otursalar bir yılan görüyorlarmış. Ama kimse onlara dokunmaya cesaret edemiyormuş. Karar alıp köydeki yedi kardeşlerden yardım istemeye gitmişler. Yedi Kardeşler çoktan bahçelerini ve evlerini yılanlardan temizlemiş ve yeniden evlerine girmesinler diye önlem bile almışlar. Köylülerden biri kardeşlere şöyle seslenmiş:

-              “hooooyn 7 gardaşlar! Köyde yılanlardan geçilmiyor, hangi taşı kaldırsak bir yılan... Ocağınıza düştük, köyümüzün en cesur insanları sizlersiniz. Yardım edin temizleyin şu yılanları, kurtarın köyümüzü.”demiş.

      Kardeşler düşünmüş ve kabul edip işe koyulmuşlar. Bütün köyün altını üstüne getirmişler. Her yerini didik didik aramışlar ve tüm yılanları toplamışlar. Gece yarısına kadar durmadan çalışmışlar. Tüm yılanları birer birer bir kutuya kapatmışlar. Kutunun ağzını kilitlemişler ve yılanları ormana salmak için ormanın derinliklerine kadar ilerlemişler.

      Tam yılanları bırakacaklarmış ki birden bir tıslama ile irkilmişler. Bir anda karşılarında beliren Şahmeran tıslayarak bağırmaya başlamış. Kardeşler karşılarında böyle büyük bir yılan görünce şaşkınlıktan küçük dillerini yutmuşlar. Şahmeran çok öfkeliymiş ve konuşurken ağzındaki çatal dili bile görünüyormuş:

Şahmeran- Siz benim çocuklarımı nasıl hapsedersiniz çabuk bırakın çocuklarımı tıssssss

      Kardeşlerden büyük olanı hemen kardeşlerini korumaya çalışmış:

İlkay- geri çekilin!!!

Çağan- hadi kaçalım hemen Of çok korkuyorum, demiş ama Bora buna karşı gelmiş:

Bora- Hayır ne kaçması Ya?! Şu yılanları bir bırakalım, Hadi gelin!

      İyice sabırsızlanan Şahmeran tekrar bağırmaya başlamış:

-              Verin çabuk Yavrularımı!

      Ortanca kardeş Aras, her zamanki gibi henüz durumun ciddiyetini kavramamış, şaşkın bir şekilde cevap vermiş:

-              Sen yılanların annesi misin?

      Şahmeran’ın artık sabrı taşmış ve şu şekilde bağırmış:

-              Eğer Yavrularımı hemen bırakmazsanız bu ormanı sizin başınıza yıkarım!!!

Barış- dur!!! Biz onlara zarar vermiyoruz. Sel suyu onları köyümüze taşımıştı, biz onları sadece kendi evlerine geri getiriyoruz...

      Ama Şahmeran’ın öfkesi yavrularını görmeden önce dinmeyecekti zaten günlerdir kayıp yavrularını arıyormuş ve yedi kardeşin yavruları bilerek hapsettiğini sanıyormış

      Bu karmaşada kutuyu açmaya çalışan çağının eli ayağına dolanıyor bir türlü anahtarı bulamıyormuş;

Çağan- anahtarı bulamıyorum...

      Birden Şahmeran’ın arkasından boynunda tasma takılı olan heybetli bir aslan çıkmış ve ‘HIRRRRRR!!!’ diye bir kükremiş ki, dağlar inlemiş. Şahmeran aslanı tasmasındaki zincirlerle kontrol ediyormuş. Bunu gören Karabaş Hemen öne atılmış, Bora ve ilkay da aslanı geri püskürtmeye çalışmışlar. Bu sayede biraz vakit kazanmışlar. Bu karmaşa böyle devenin ede dursun kardeşlerin en küçüğü ve en zekisi olan Tugay’ın aklına güzel bir fikir gelmiş ve hemen Arda’ya seslenmiş:

-Arda, Arda gardaşım! Evin anahtarını kaybettiğimiz zaman senin kullandığın o demir çomak yanında mı?!!!

      Arda bir süre üzerinde arandıktan sonra, küçük bir demir çomak çıkartır ve sonunda kutunun kilidini açabilirler. Kutunun kapağı açılır açılmaz yılanlar ormanın içine dağılıp kaçışmaya başlar. Bu arada artık Sabah olmuş.

Güneşin doğmasıyla ormanda uçuşmaya başlayan kuşlar yerdeki onlarca yılanı görmüş ve onlara hücum etmeye başlamış. Kuşlar o kadar hızlı hareket ediyorlarmış ki Şahmeran onların hızına yetişemiyor, yavrularını koruyamıyormuş. Dört bir yandan saldıran kuşları kovalamaya çalışırken birden aklına 7 Kardeşler gelmiş hemen onlardan yardım istemiş:

Şahmeran- Aman yedi kardeşler, ocağınıza düştüm. Ne olur yavrularımı kurtarın, ne İsterseniz yaparım söz!!

      Bunun üzerine Tugay’ın aklına çok güzel bir fikir gelmiş:

-              Tamam sana yardım edelim ama bundan sonra sen de yavruların da kesinlikle bizim köyümüze girmeyeceksiniz, demiş.

      Başka çaresi olmayan Şahmeran hemen bu teklifi kabul etmiş. 7 kardeşin 7’si de el ele vermiş, hemen 7 tane meşale yakmışlar. Her biri etrafa dağılmış, yaklaşan kuşları korkutmuşlar. Ateşi gören kuşlar da oracıktan toz olup kaybolmuşlar.

      Bu olanları gören Şahmeran iyice yumuşamış. Onların iyi niyetinden artık emin olmuş ve kardeşlere şöyle seslenmiş:

-              Siz 7 kardeş çocuklarımın hayatını kurtardınız. Bugünden sonra benim dostumsunuz. Alın şu boynuzu, ne zaman başınız sıkışırsa bu boynuza üfleyin. Böylece hemen yardımınıza gelebileceğim, demiş ve yavrularıyla oradan uzaklaşmış.

      O günden sonra Şahmeran gerçekten de sözünü tutmuş. Yedi kardeş ne zaman başı sıkışsa, ne zaman bir sorun yaşasa Şahmeran’ı çağırıyormuş. Şahmeran ve yılanları da onlara gelip yardım ediyormuş. Hatta bütün köy halkı bile Şahmeran’a alışmışlar. O günden sonra yedi kardeşin lakabı Yılanların Kahramanı; köyün adı da yılanlı Köy olmuş.

                                                                                                                                                                                                      Mehmet Can GÖKÜŞ

                                                                                                                                                                                                           Öğrenci